Rekreasyon ve turizm birbiri ile iç içe geçmiş iki kavramdır. Rekreasyon, turizmi kapsayan bir kavram olmasına rağmen; her turizm etkinliği aynı zamanda rekreasyon etkinliği değildir. İş turizmini buna örnek olarak verebiliriz. Her ikisi de bünyesinde aynı türden birçok faaliyeti barındırır. Birbirlerine benzer özellikleri bulunmakla birlikte, önemli farklılıkları da bulunmaktadır.
Karşılaştırmalı Olarak Rekreasyon ve Turizm
♦ Turizm ve rekreasyonun gelişimine etki eden faktörler genel olarak şunlardır; boş zamanların artışı, teknolojik gelişmeler, insan ömrünün uzaması, hayat standartlarının yükselmesi, eğitim ve kültür düzeyinin artması, aktivite çeşitliliğinin ve alternatiflerin artması vb. Ancak turizm ve rekreasyonda öne çıkan faktörler farklılık göstermektedir. Örneğin turizmin gelişimde öne çıkan faktör ekonomik durumun gelişmesi ve hayat standartlarının artması iken; rekreasyonun gelişiminde öne çıkan faktör eğitim ve kültür düzeyinin yükselmesidir.
♦ Turizm daha çok ekonomik özellikleriyle ön plana çıkarken, rekreasyon toplumsallaştırıcı özellikleriyle ön plana çıkar.
♦ Turizm ağırlıklı olarak boş zamanlarda gerçekleşmesine rağmen (3/4), bazı durumlarda iş ya da önceliği boş zaman değerlendirme olmayan amaçlar için de gerçekleştirilebilmektedir (Örneğin sağlık amaçlı ya da iş veya bilimsel toplantı için yapılan seyahatler). Ancak rekreasyon tamamen boş zamanlarda ortaya çıkar.
♦ Rekreasyona katılımda gündelik hayatın rutinliğinden ve yoğun iş yükünden kaynaklanan stresten kurtulmak, fiziksel ve mental sağlığı korumak ve kaybedilen enerjiyi yeniden kazanmak gibi amaçlar yer alır. Temel hedef ”iş veya akademik verimin” artırılmasıdır. Turizme katılımdaki ağırlıklı beklenti ise genel olarak bu yönde değildir. Turistler daha uzun aralıklarla gerçekleştirilen turizm faaliyetleri ile yaşadığı çevreden kaçış amacı taşımaktadır.
♦ Rekreasyona katılımda bir diğer amaç sosyalleşmektir. Rekreatif etkinliklerin genel olarak grup halinde yapıldığı düşünüldüğünde ortak amaçlar taşıyan grup üyeleri karşılıklı yardımlaşma ve yakın ilişkiler içerisinde bulunur, yeni arkadaşlıklar ve dostluklar ortaya çıkar. Turizmde ise karşılıklı etkileşim daha sınırlı ve mesafelidir.
♦ Turizmde hedonik faaliyetler ön plandadır. Rekreatif etkinlik olarak kabul edilmeyen bazı hedonik faaliyetler dahi turizm çeşidi olarak isimlendirilebilmektedir. Kumar turizmini buna örnek olarak verebiliriz. Rekreasyonda ise öncelik kişisel ve toplumsal yarar sağlamaktır. Toplumun değer yargılarıyla çelişen, insan sağlığına zararlı olan hedonik faaliyetler rekreasyon kapsamında değerlendirilmez.
♦ Turizm, ekonomik bir olaydır. Dolayısıyla para harcamayı gerektirir. Turizm işletmeleri ve hükümetler turizmin ekonomik boyutu ile ilgilenir. Çünkü turizmde sermaye, istihdam, döviz akışı çok fazladır. Rekreasyonun ekonomik özelliği ise turizme göre daha dar kapsamlıdır. Üstelik birçok rekreatif etkinlik ücretsiz olarak gerçekleştirilebilmektedir. Örneğin; yürüyüş, açık alan rekreasyon tesislerinde koşu ve egzersiz vb. Bununla beraber özel sektör rekreasyon işletmelerinin sunduğu hizmetler ücretli olabilmektedir.
♦ Rekreasyonel etkinlikler ağırlıklı olarak yaşanılan çevrede, sık aralıklarla kısa süreli gerçekleştirilir. Turizm faaliyetleri ise bir yerden başka bir yere seyahati zorunlu kılar ve konaklamayı gerektirir. Genellikle senede 1 yada 2 kere uzun süreli olarak gerçekleştirilir.
♦ Rekreasyon ve turizm genel olarak aynı kaynakları kullanır. Bir bölgedeki kaynağın yerel halk tarafından kullanılması sonucu rekreatif faaliyet ortaya çıkarken, yabancıların kullanması sonucu turizm faaliyeti ortaya çıkar. Kaynakların rekreasyonel amaçlı kullanımında süreklilik vardır ve taşıma kapasitesinin üzerine çıkılmaz. Turistik kullanım ise ‘sezonluk’ olarak ortaya çıktığından, taşıma kapasitesini aşma riski vardır. Bu da çeşitli sorunları beraberinde getirebilmektedir.
♦ Turizm hizmetleri profesyonel kuruluşlar tarafından sunulur ve turistik ürünü satın alan tüketicilerin beklentileri üst düzeydedir. Rekreasyonda ise hizmet kalitesi daha alt düzeyde olup, amatör ve gönüllü kuruluşlar tarafından da hizmet organizasyonu gerçekleştirilebilmektedir. Ancak bu durum rekreasyon hizmetlerinin tamamının profesyonellikten uzak olduğu anlamına gelmemektedir.
♦ Konjönktürel gelişmeler (siyasi, ekonomik vb) özellikle uluslararası turizm hareketlerini önemli ölçüde etkiler. Örneğin iki ülke arasında siyasi kriz olması durumunda turist akışı durağanlaşır. Rekreasyonda ise böyle bir durum söz konusu değildir. Rekreasyon ”yerel” boyuttadır.
♦ Rekreasyon ve turizmin en önemli kaynağı çevredir. Ortaya çıkan/çıkacak çevre sorunları her iki sektöre de zarar vermektedir. Bu nedenle rekreasyon ve turizm politikalarının doğa merkezli olması gerekmektedir. Bunun bir sonucu olarak ekoturizm ve ekorekreasyon kavramları ortaya çıkmıştır. Ancak turizmin ekonomik ve ticari değer taşımasından dolayı çoğu zaman doğa merkezci (ekosentrik) yaklaşımdan uzaklaşılmakta, daha fazla para kazanabilmek için doğaya verilen zararlar görmezden gelinebilmektedir. Aynı şekilde turistler de para harcamaları dolayısıyla beklentilerinin yüksek olmasından ötürü antroposentrik yaklaşım sergileyebilmektedir. Rekreasyonda ise durum böyle değildir. Rekreasyonun tabiatında bireysel ve toplumsal sağlığa katkıda bulunmak, çevresel sürdürülebilirliği sağlamak gibi müspet amaçlar vardır. Bu nedenle çevreye yönelik ekosentrik yaklaşım esas alınır.
♦ Rekreasyonel etkinliklere katılımda her zaman olmasa da çoğu zaman yetenekler ön plana çıkar. Örneğin resim yapmak, saz çalmak, yüzmek, satranç oynamak gibi rekreatif etkinlikler için kursa gitme söz konusu olabilmekte ve katılımcılar fiziksel ve zihinsel becerilerini sergilemektedir. Turizm etkinliklerinde ise yetenekler ön plana çıkmaz. Örneğin bir geziye katılmak ya da bir hedonik faaliyette bulunmak için yetenek sergilenmesi beklenmez.
İlk yorum yapan olun